Öğretmenlik mesleğine 33 yıl evvel Bitlis’te başlayan Bayram Ali Koçak, müdür yardımcısı kızı Burcu Asanatuci’nin de ısrarı üzerine mesleğinin son yıllarını ailesi ile birlikte geçirmek için Tatvan’a tayin istedi. Kızı Asanatuci’nin 5 yıldır müdür yardımcısı olarak misyon yaptığı Van Gölü İlkokuluna atanan baba Koçak, kızının amiri olduğu okulda vazife yapmaya başladı.
Kızının müdür yardımcısı olarak vazife yaptığı okula öğretmen olarak atandığından dolayı büyük sevinç yaşayan 33 yıllık öğretmen Bayram Ali Koçak, artık kızıyla birebir okulda vazife yapmanın gurur ve memnunluğunu yaşıyor.
Gelecek jenerasyonlara birlikte dokunarak ışık tutan baba ve kızının misyon yaptığı okulda bazen eğlenceli anlar da yaşanıyor. Okuldan içeriye girerken baba-kız samimiyetini bıraktıklarını söyleyen Koçak, ailedeki herkesin öğretmen olduğunu ve hayallerinin de bir çatı altında vazife yapmak olduğunu belirterek, kızıyla birebir çatı altında hayallerini gerçekleştirmenin memnunluğunu yaşadıklarını belirtti.
“BU OKULDA AMİRİM KIZIM”
Öğretmenlik mesleğine Bitlis’te başladığını lisana getiren Bayram Ali Koçak, “Başta kurulu bir sistemimi bırakıp Tatvan’a gelmek istemedim. Zira karı fazla ve kışı uzun sürüyordu. Lakin daha sonra da baktım ki herkes burada. Bizler de tası tarağı toplayıp buraya geldik. Burcu kızım ile tıpkı okulda vazife yapıyoruz. Bu okulda amirim kızım lakin bir dert çıkmıyor ve şu an güzeliz. Beşerler esasen profesyonel olarak işini yaptığı vakit baba ve kız bağlantısını kapıda bırakıyoruz. Okula girdiğimiz vakit ben kızıma Burcu Hocam diye sesleniyorum o da toplum içerisinde ‘Bayram Hocam ya da Bayram Ali Bey’der. Zira o işini yapıyor bende tıpkı halde işimi yapıyorum. Burcu sıradan müdür yardımcılarının işini yapmıyor ve her işe başka koşturuyor” diye konuştu.
Kızının başarısı ile gurur duyduğunu tabir eden Koçak, “Her baba üzere insanın çocuğunun daha üstte olması, yani Bayram Ali Hocanın kızı değil de Burcunun babası denilmesi daha değerli. Buraya geldiğimde herkes Burcu’nun babası olarak beni tanıyordu. Tabi ki hoş bir his ve hoşuma gidiyor. En azından insanın çocuğu ile tıpkı otomobile binip birebir iş yerine gelmesi farklı bir olay. Bunu herkese tavsiye ederim. Biz ailecek öğretmenlik mesleğini tercih edenlerdeniz. Ailede amca ve kuzenler hepsi öğretmen. Balıkesir’de yaşarken de hayalimiz vardı. Hepimiz bir okulda bir ortaya toplanmanın peşindeydik fakat biz Burcu ile toplanabildik” tabirlerini kullandı.
“MESLEĞİ SEÇMEMDEKİ EN KIYMETLİ ETKEN BABAMIN ÖĞRETMEN OLMASIYDI”
Mesleğe başlarken babasını örnek aldığını belirten Müdür Yardımcısı Burcu Asanatuci de, “Yaklaşık 8 yıldır vazife yapıyorum ve bu okulda müdür yardımcısı olarak 5’inci yılım. Bu yıl babam ile birlikte çalışma fırsatı buldum. 33 yıllık bir öğretmen ile birlikte çalışmak ve tecrübelerini yaşayarak öğrenmek benim için muazzam bir histi. Zati mesleği seçmemdeki en değerli etken babamın öğretmen olmasıydı. Onunla birlikte daima okullara gidip dersleri ve öğrenciler ile olan bağlantısını daima babamdan öğrendim. Bu bende bir aşk ve tutku oluşturdu ve öğretmenliğe onun sayesinde başladım. Babam ile tıpkı okulda çalışmak bazen sıkıntı olabiliyor ve mesken ile iş hayatı birbirine karışabiliyor” biçiminde konuştu.
“BOŞ VAKİTLERİMİZDE BABAM İLE KANTİNDE OTURUP SOHBET EDİYORUZ”
Bazen okulda babası ile eğlenceli anlar yaşadıklarını söyleyen Asanatuci, sabahları meskenden birlikte çıkmanın muazzam bir his olduğunu belirterek, “33 yıllık bir öğretmenin bizimle çalışması yalnızca benim açımdan değil tüm okuldaki öğretmen arkadaşlarım açısından çok hoş bir his. Zira 33 yıllık bir tecrübe var elimizde ve bunu hepimiz değerlendirip iş hayatımıza yansıtırsak bir farklılık oluşturabiliriz. Okulda boş vaktimiz varsa babam ile birlikte kantinde oturup sohbet edip birlikte çay içebiliyoruz. Lakin bazen yoğunluktan babamı hiç göremiyorum. Lakin o otomobile bindiğimiz vakit birbirimizi görebiliyoruz. Okulda bazen ona baba diye seslenesim geliyor lakin sonradan durumu düzeltmeye çalışıyorum. Bayram Ali Bey ya da Bayram Ali Hocam üzere durumu toparlamaya çalışıyorum. Bu biraz benim için zorlayıcı oldu. Meskene gittiğim vakit kendimi küçük bir tehdit altında hissediyor üzereyim. Lakin onun nizamını çok şükür muhafazaya çalışıyoruz. Babam biraz benim zorum ile buraya geldi. 20 yıldır Balıkesir’de vazife yapıyordu ve Tatvan’a gelmeyi çok düşünmüyordu. 20 yıldır Balıkesir’de çalışıp daha sonra buraya dönmek onun için biraz zorlayıcı oldu. Ancak ben memleketimizi çok seviyorum. Memleketimizde çalışmak benim için başka bir his oluşturuyor. Batıda çalışmaktan ise benim için memleketimde çalışmak daha hoş. Buradaki çocukların birine bile dokunabildiysem ne keyifli bana. Çocuklarımı ve mesleğimi çok seviyorum. Bir odam var ancak birçok vakit oturmuyorum. Her vakit dışarıdayım ve çocuklarım ile bir ortada olmayı seviyorum. Herkes işini yaptıktan sonra biz bu durumu rahatlıkla aşabiliyoruz” dedi.
“DENEYİMLERİMİZ ORTASINDA FARKLI BİR OLAY OLDU”
Mesleki açıdan değişik bir olay yaşandıklarını lisana getiren Van Gölü İlkokulu Müdürü Şahin Ballıkaya ise baba-kız ortasında bazen komik anlar yaşandığını söyleyerek, “Bu sene başında gerçekten bizim için de farklı olan bir durumla karşı karşıya kaldık. Burcu Koçak benim 5 yıldır okuldaki yardımcım. Tıpkı vakitte babası da öğretmen. Bu sene başında babası okulumuza vilayet dışından öğretmen olarak atandı. Kızı müdür yardımcısı, babası onun buyruğunda bir öğretmen olarak görev yapmaya başladı. Bu bizim de mesleksel deneyim ve tecrübelerimiz ortasında değişik bir olay oldu. Bizler vakit zaman öğrencilerimiz ile karşılaşabiliyoruz. Öğrencilerimiz öğretmen ya da idareci olabiliyor ve farklı kurumlarda vazife alabiliyor. Bu biçim kızın okulda müdür yardımcısı, babasının öğretmeni olarak birebir okulda misyon yapmaları bizler içinde farklı oldu. Tabi vakit zaman ikisinin de tatlı külfetleri yaşanabiliyor. Müdür yardımcısı olarak öğretmenlere bir şey söylenmesi gerektiğinde işte Burcu Hoca, ‘babama nasıl söyleyeyim’ yahut babası benim kızım burada müdür yardımcısı başka öğretmenler nezdinde benim için ‘bir artı mı yoksa eksi mi olur’ üzere tatlı ufak tefek ortamızda espri mevzuları olabiliyor. Fakat çok hoş bir his olsa gerek. Bir baba düşünün kızını yıllarca okutuyor ve onun için maddi, manevi emek sarf ediyor ve devlet kurumunda işe giriyor. Baba da onun buyruğunda bir öğretmen olarak çalışıyor. Bizim için de hoş bir olay ve his oldu” diye konuştu.